TAHTA MASA
TAHTA MASA Eğer bir dosta sahipseniz hayatınız güzelleşir, eğer unutulmayacak bir dosta sahipseniz gerçek bir hayatınız var demektir. Üniversite yıllarında tanışan iki kızdan bahsediyorum. Hayatlarının ilk gençliklerinde... Her gün pek çok kabiliyetle birlikte ayakta otobüs yolculuğu yapan, mecburiyetleri kaderleri olmuş gençlerdik. Ankara'da okumayı mutlaka bir fikri kavga haline getirme, hiç değilse aşık olma bellemiştik. Kapıdan içeri kavgalarımız ve aşklarımızla giriyorduk. O genelde aşkıyla kavga etmeyi seçiyordu. Sık sık “Ayrıldık, kurtuldum bu kez ondan, bitti kesinlikle.” diyordu. Kesinlikle’leri kör bir bıçak gibiydi, asla işe yaramazdı. İçinde merhametten dokunmuş bir koca ağ gizliyordu çünkü. Bu yüzden hep merhametinden vuruluyordu. Başımıza ne gelirse gelsin günün sonunda mutlaka gülüyorduk yine. Bir tahta masanın etrafında yontulan kahkahalarımız vardı. Tıkalı mutfak lavabosuna çarpardı orda kahkahalarımız, yüksek gelmesin fat...